Cumartesi, Ekim 08, 2005

Kafası Karışanlara Bir Yenisi Daha Eklendi: Türker Alkan


Türker Akan 08.10.05 tarihli yazısında kafasının karıştığını apaçık beyan etmiş. Mesele şu: bir zamanların olağan örtünme aracı olan çarşaf bugün niçin bir azgelişmişlik göstergesi olarak kabul edililiyor? Hadi bunu bir şekilde içimize sindirsek bile eski şeriatçılar bugün neden çarşafa karşı? Hadi bunu da içimize sindirdik diyelim, peki o zaman bu çarşafa karşı eski şeriatçı kitlenin hanımları neden başörtüsü takıyor? Gecekondu ve çarşaf birer azgelişmişlik göstergesi olarak ele alınabilir mi? Eğer öyleyse başörtüsünün muadili nedir? vesaire vesaire.

Bakın Türker Alkan bu düşünceleri nasıl ifade etmiş:

3 Ekim öncesi yabancı basın çarşaflı Türk kadınlarının fotoğraflarını basarak bizi bir hayli kızdırdı. O kadar ki, Dışişleri Bakanı Gül, "Türkiye'yi kötü takdim edecek olursanız, bir gecekondunun fotoğrafını çekersiniz veya bir çarşaflı hanım çekersiniz," diyerek duygularını ifade etti. Etmesine etti de, benim de kafamı karıştırdı. Neden çarşaflı kadınlar (gecekondu gibi) olumsuzluğu simgelesin ki? Şu anda türban neyi ifade ediyorsa, çarşaf da elli sene önce aynı şeyi ifade ediyordu. Şeriatçılar 1950'lerde iktidara gelebilseler, eşleri herhalde türban değil, çarşaf giyerdi. Yani, türban, çarşafın çağdaşlaşmış halinden başka bir şey değildir.

Şimdi ideal kafa karıştırıcımız panhümanizm adına soruyorum: Bir şey diğer bir şeyin çağdaşlaşmış hali ise o şey diğerinden daha çağdaş değil midir? Yani Türker Alkan kendi kendine türbanın çağdaş bir şey olduğunu kabul etmemiş mi? Eğer türban çarşaftan daha çağdaş ise o zaman Sayın Gül'ün de çarşaf imgesinden rahatsız olması doğal değil mi? Linguistik açıdan bakarsak "çağdaş" kelimesi aynı çağa ait olan anlamına gemiyor mu? Eğer öyle ise "cağdaş" olmanın muasır medeniyetler seviyesine ulaşmakla bir alakası yoktur. Günümüzde türban da var nudist kumsalllar da. Bunlar çağdaş kavramlar. Acaba Türkiye'deki mehşur çıplaklar kumsallarını çağdaşlık göstergesi (yani biz sizle aynı çağın adamıyız iddiasına gerekçe) olarak kullansak bundan rahatsız olanlar çıkar mı?

Bir taraftan, biri başını örter ötekisi kıçını açar kıymet ondan kopar!

Öte taraftan, karşıtların dinamiği (örtük baş vs. açık kıç) modernizmin motorudur!

Beri taraftan, Türker Alkan, AKP'nin birden bire nasıl laik düşünceyi savunmaya başladığını vurgulayıp eleştiriyor. Muasır medeniyetler seviyesine ulaşmak için bu kafaların değişmesi gerektiğini söyleyen de kendisi değil mi? O zaman kafalarını değiştiren AKP'lileri neden eleştiriyor? Kafaları değişmese, bu seferde "bunlar örümcek kafalı" diyecekti.

Kafam iyice karıştığı için soruyorum, acaba rahatsız olmamızın asıl nedeni çağdaşlaşma ve muasır medeniyetler seviyesine ulaşma konusunda en büyük adımı zamanında gerici olarak gördüğümüz adamların atması mı? Acaba rahatsız olduğumuş şey CHP atalet içindeyken AKP'nin dinamik bir yapı sergilemesi mi? Olabilir. Eğer böyleyse başkalarına suç atmayı bırakıp Türkiye'nin ilerleme serüveninde aktif rol almamız gerekmiyor mu?


Hiç yorum yok: